Doğru Yolu Bulmak
Bir Hıristiyanın doğru yolu bulması için ne kadar çaba harcaması gerekir?
Okuyacak, düşünecek, araştıracak..
İçinde bulunduğu toplumun dini anlayışlarını sorgulayacak..
Çevresinde bulunan kişilerin dini bilgilerinin kaynağını araştıracak..
Bu kaynağın “kilise” olduğunu fark edecek..
Kilisenin sunduğu dini anlayışın kaynağını araştıracak..
Bu kaynağın, İsa’dan 300 yıl sonra yapılan “konsiller” olduğunu fark edecek. (Konsil: Hıristiyan din adamlarının, inanç esaslarını belirlemek üzere yaptıkları toplantılar)
Konsillerde alınan kararlar ile İncil ve Tevratın verdiği mesajları karşılaştıracak..
İkisi arasındaki çelişkileri görecek, eleştirecek..
Kendilerine empoze edilen dinin asıl kaynağının, kilise ve din adamları olduğunu; onların zaman içerisinde yeni bir din türettiklerini fark edecek..
“Tek tanrılı bir din” iddiasında olmalarına rağmen, gerçekte öyle inanmadıklarını fark edecek..
Risk almaktan çekinmeyecek, kutsallara dokunacak, çevresinden tepkiler alacak..
Aradan kiliseyi ve bütün diğer kutsalları çıkarıp sadece Tanrıya inanacak, onu kutsal bilecek.
Saf-temiz bir niyetle araştırmaya, sorgulamaya devam edecek..
Kuranın da tek tanrılı bir inancı savunduğunu bildiğinden onu da inceleyecek..
Onun içinde bir çelişki-tutarsızlık olmadığını, verdiği mesajların doğru olduğunu fark edecek..
….
Peki ya bizim doğru yolu bulmamız için ne yapmamız gerekiyor? Bir Hıristiyanın yapması gerekenlerden çok farklı değil… Çevremizde gördüğümüz dini anlayışların kaynağı ne? Kuran mı? Yoksa din adamlarının zaman içerisinde sonradan türettiği şeyler mi? Bunu biliyor muyuz? Kuranın ne dediğini biliyor muyuz? İnandığımız şeylerin Kurana ne kadar uygun olduğunu biliyor muyuz? Okumamız, düşünmemiz, sorgulamamız, gerektiğinde risk almamız gerekmiyor mu?
Allah hiç kimseye haksızlık yapmıyor. Bütün insanların benzer şekilde bir emek harcaması, aklını kullanması, araştırması gerekiyor. Allah, insana boşu boşuna akıl vermedi, boşu boşuna duyu organları vermedi.
“Hakkında kesin bilgi sahibi olmadığın şeyin peşine düşme. Çünkü kulak, göz ve kalp, bunların hepsi ondan sorumludur.” İsra 36